Bir kartaldı ve öyle kalacak.
"Rosa Luxemburg" 



Sosyalist düşünceye adanan bir yaşam.
Fikir ve konsept: Maxi Besold
Rosa Luxemburg  - 
Almanca‘dan çeviren: Murat Çakır
Doğal olarak böylesi bir sergi, Rosa Luxemburg gibi devrimci ve mücadeleci olağanüstü bir kadının yaşamının bütün renklerini
kapsayamaz. Ancak Rosa Luxemburg’un yaşamından alınan bu kesitler, onun düşünceleri ve eserlerine ilgiyi artırabilirse, amacına yeterince
ulaşmış sayılacaktır.
»Özgürlük her zaman, farklı düşünenin özgürlüğüdür« diyen Rosa Luxemburg’un yaşamı günümüz kuşakları için hâlâ güncel kalmaya devam
etmektedir.
Berlin, 2008 Nisan’ı
Rosa Luxemburg Vakfı
Tarihçe:
Bu sergi, »Münih İşçi Hareketi Arşivi« adlı derneğin yönetim
kurulu üyesi olan Maxi Besold tarafından 1990lı yıllarda uzun
uğraşlar sonucunda hazırlandı. Önceleri sadece Münih ve çevresindeki
sendikalar ile solcu klüp ve derneklerde gösterilen sergi, 1999 yılında
Rosa Luxemburg Vakfı’nın katkılarıyla ortak projeye dönüştürüldü.
Böylelikle 2002 Kasım’ında 36 adet DIN A0 büyüklüğünde tablo
haline getirilerek, çeşitli kentlerde, özellikle okullarda kullanılacak
gezici sergi oluşturuldu.
İçeriği üzerine:
35 tablo Rosa Luxemburg’un yaşamına ve eserlerine adanmıştır. 1
tablo ise eserlerinin listesine ayrıldı (Türkçe’ye çevrilmedi).
Maxi Besold tarihsel fotoğraflar, Rosa Luxemburg’un mektupları,
konuşmaları ve yazılarından derlediği alıntılarla ve uluslararası işçi
hareketinin tarihinden alınmış belgelerle zenginleştirilmiş bir sergi
hazırlamayı başarmıştır. Bu şekilde sadece adı ve öldürülüş biçimi
bilinen, ancak düşünceleri ve eserleri konusunda yeterince bilgiye
sahip olunmayan bu devrimci kadının yaşamını bilhassa genç
kuşağın ilgisine sunulabilme olanağı elde edilmiştir.
İlk 23 tabloda Rosa Luxemburg’un kökeni, yaşamının geçtiği yerler,
teorik eserinin ortaya çıkışı, Polonya ve Alman sosyaldemokrasisi
içerisindeki çalışmaları, KPD’nin (Alman Komünist Partisi)
kuruluş dönemine kadar giriştiği kimi zaman çatışmalı tartışmalar,
Almanya’daki Kasım Devrimi’ne katkıları, hapishane dönemleri
ve 1919 Ocak’ında karşı devrim tarafından katledilişi konu
alınmaktadır.
Türkçe’ye henüz çevrilmemiş olan 24 - 33 nolu tablolarda ise,
Rosa Luxemburg’un yakın arkadaşları ve süregiden aşkları konu
alınmaktadır.
34 nolu tablo, Rosa Luxemburg’un katledilişinden sonra ona
gösterilen saygı ve sahiplenişi yansıtmaktadır.
35 nolu tabloda ise, bazı örneklerle Rosa Luxemburg’un yaşamı ile
eserlerinin geçmişteki ve günümüzdeki etkileri konu alınmaktadır.Page 2

K Ö K E N
Unutulmayan, herşeyin başladığı yer, aile. (M. Gallo)
Rosa Luxemburg  - 
Henriette Roland-Holst’a 30 Ocak 1907 tarihinde yazdığı
mektuptan
Doğduğu ev: Luxemburg ailesi, Rosa üç yaşına girene
dek bu evde yaşadı.
Zamoş’un Pazar Meydanı.
Rosa Luxemburg’un
doğduğu kent, Lublin
valiliğine bağlıydı ve »Kon-
gre Polonyası«nın bir kenti
olarak, Çarlık Rusyası’nın
egemenliği altındaydı.
Leo Jogiches’e 1899’da yazdığı mektupta.
Çeşitli biyografilerinde doğum günü olarak 25 Aralık
1870 veya 5 Mart 1870 verilmekte.
Bu karışıklık muhtemelen Rosa Luxemburg’un uzun süre
sahte evrak kullanmasından dolayı söz konusu olmuştur.

1871
Çok güldüğüm doğum günü tebriğin için
teşekkür ederim. »Resmi« doğum tarihim
yanlış (o kadar yaşlı değilim); edepli bir
insan olarak gerçek bir nüfus kâğıdına
değil, »sahiplenilmiş« ve »düzeltilmiş bir
nüfus kâğıdına sahibim.
Annesi Löwenstein
doğumlu Lina
Babası Eliasch
Luxemburg (Eduard
Luxemburg)
Rosa Luxemburg Zürih
Üniversitesi’ne verdiği
belgede doğum tarihini
5 Mart 1871 olarak
belirtiyor.
Rosa Luxemburg, yahudi
aydınlanmasına bağlı
olan bir yahudi ailesinin
çocuğuydu. Anne ve
babası iyi eğitimli ve
Alman ve Leh edebiyatı
hayranlarıydılar.
Babası Zamoş’ta
tanınmış bir tüccardı ve
Pazar meydanında bir
eve sahipti.
ROSA (ROSALIE, ROSALIA, ROZA) LUXEMBURG (LUKSENBURG, LUXENBURG)
5 MART 1871’DE ZAMOŞ’TA DOĞDU
Maddî yaşam koşulları hakkında bilgi
veren bir kaynak yok. Ama ailenin pek
zengin olmadığı bilinen bir gerçek.
»Zavallı babacığım, keyfi istediğinde
tatil yapabilecek bir bankacı değil...
tamamiyle ucuz kuruşlu işlere bağımlı..«Page 3

V A R Ş O V A’ D A Ç O C U K L U K
»Gerçek« yaşam çatıların arkasında uzaklarda bir yerde.
Rosa Luxemburg  - 
1873Luksenburg ailesi 1873‘de Varşova’ya, Zlota
Sokağı 16 adresindeki kiralık eve taşındı.
Mahalle varlıklı bir mahalleydi. Varşova, büyük
bir kentin anonimliğini ve açık çok uluslu
toplumun bütün avantajlarını sunuyordu.

1900’lerde Varşova
Rosa Luxemburg çocukluğu hakkında pek ender konuşurdu.

1904’de Zwickau cezaevinden Luise Kautsky’e yazdığı
mektupta çocukluğu ile ilgili şu hatıralara yer vermişti:
»... O büyük kiralık evin sıkıcı, gürültülü, çekiçleyen yaşamı görünmeden
önceki o an, en güzel andı. Kaldırımın basitliği üzerinde sabah saatinin
takdisli sessizliği duruyordu: yeni doğan güneşin altınımsı ışınları pencere
camlarında yankılanıyor ve yukarılarda, henüz kentin gri gökyüzüne
girmemiş pembemsi bulutçuklar seyir ediyordu. O zamanlar ›yaşamın‹,
yani ›gerçek‹ yaşamın çatıların ardında, uzaklarda bir yerde olduğuna
inanıyordum. O zamandan beri gerçek yaşamın hep peşine düştüm. Ama
o, hep çatıların ardına gizlendi. Sonunda her şey günahkâr bir oyuna
dönüştü ve gerçek yaşam Antoni ile »Medeniyetin Başlangıçları‹ adlı kitabı
okuduğum o avluda kaldı.«
Rosa beş yaşındayken âniden kalçasından rahatsızlandı.
Neredeyse bir yıl yatakta kaldı. Ömrü boyunca topalladı. Rosa
Luxemburg canlı ve öğrenmeye iştahlı bir çocuktu. Annesinin
desteğiyle beş yaşında okuma yazmayı öğrendi.

1880
Rosa beş yaşındayken
Rosa Luxemburg 9 yaşına kadar evde öğrenim gördü. 1880’de II. Kız Lisesi’nin
1. sınıfına başladı.

1881
Lise, babaları işgal
ordusunda asker olan
Rus kızlarına ve asilzade
çocuklarına ayrılmıştı.
Rosa, bir yahudi çocuğu
olarak hiyerarşinin en
altındaydı.
10 yaşındayken, 1881
Noel’inde, sadece Varşova
Gettosu’nda değil, aynı
zamanda oturdukları Zlota
Sokağı’nda da yağmacı
ve terör estiren gürûhun
başlattığı bir pogromu
yaşadı.

1884’de Alman Kayser’i I.
Wilhelm’in Varşova’ya gelmesinden
kısa bir süre önce Rosa Luxemburg
Lehçe alaylı bir yazıyı kaleme aldı:
»Batı’nın güçlüsü, nihayet
seni görebileceğiz. Ama bilki
Saksonyalının bahçesine gelirsen
– seni sarayında ziyaret edecek
değilim. Gerçi onur gösterimlerinizi
görmek istemem, ama orada neler
konuştuğunuzu duymak isterim.
›Bizimkilerle‹ duyduğuma göre ›senli
benli‹ imişsin. Politika konusunda
henüz aptal bir koyunum, o yüzden
seninle pek konuşmak istemiyorum.
Ama, sevgili Wilhelm, bir şeyi
söylemek istiyorum: O hilebaz
hergele Bismarck’ına söyle, ey
Batı’nın Kayser’i, Avrupa için
ona emret, ki barış pantalonunu
kirletmesin.«
Rosa oniki yaşındayken.Page 4

L İ S E D E
İdealim, içerisinde herkesi sevmeme izin verilecek bir toplum düzenidir..
Rosa Luxemburg  - 
Marcin Kasprzak, 1860
yılında doğdu, 1905’de
Varşova’da idam edildi.
Rosa Luxemburg’un okul döneminde
kaleme aldığı Lehçe şiirinden.
Varşova Sitadeli
Öğrenme, kabiliyetli
Rosa’nın kolayına geliyor-
du. Okul dönemi boyunca
her zaman okulunun en
iyi öğrencisi oldu. Buna
rağmen, hak ettiği halde
okulunu bitirdiğinde altın
madalya ona verilmedi. O
dönemin müfredatına anti-
semit ve Polonya düşmanı
uygulamalar hakimdi. Ders
dili Rusça’ydı. Öğrencilerin
kendi aralarında da Lehçe
konuşmaları yasaktı.
1880
1882
Rosa Luxemburg Çarlık
Rusya’sının okul dönemi
esnasındaki durumunu,
Wladimir Korolenko’nun
»Çağdaşımın hikâyesi« adlı
yapıtına yazdığı önsözünde
şöyle tanımlayacaktı:
»... Seksenli yıllarda, II. Alexander’a düzenlenen suikastten son-
ra Rusya’ya bir umutsuzluk süreci hakim oldu. Adalet sisteminde
ve taşradaki özyönetimdeki altmışlı yılların liberal reformları geriye
püskürtüldü. III.Alexander hükümetinin kurşun çatısı altında mezar
sessizliği hakimdi. Barışçıl reformlara yönelik bütün umutların tüken-
mesi sonucu ve devrimci hareketin etkisizliği karşısında Rus toplumu
baskın, boyun eğici bir havaya mahkum oldu...«
1889
Rosa öğrenciyken, yakındaki sitadelde [kalede]
devrimci sosyalistlerin nasıl hücrelere atıldığını,
taş ocaklarında çalıştırıldıklarını ve asıldıklarını
görmüştü. Aralarında genç kadınlarda vardı.
Rosa Luxemburg idrak etmişti:
»Dünya değiştirilmeliydi!«
Arkadaşları Adolf Warski ve Julian
Marchlewski ile birlikte, Polonya ve
Rusya’daki sosyalist kesimlerle ilişkiler
geliştirmiş olan işçi Marcin Kasprzak
etrafındaki devrimci çevreye katıldı.
Onlar bireysel terörü reddediyorlardı.
Kendilerine Alman sosyaldemokrasisi
gibi kitlesel bir örgütü örnek almışlardı.
Rosa, Varşova’daki öğrenciler arasında
2 yıl boyunca gerçekleştirdiği ajitasyon
çalışmalarından sonra, tutuklanma
tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.
Muhtemelen Marcin Kasprzak’ın
yardımıyla, 1989 başlarında bir saman
arabasının içine saklanarak Polonya-
Almanya sınırını geçti.
»... Bütün ıstırapları, tüm
o gizli, acı gözyaşlarını,
karnı tokların vicdanına
yüklemek istiyorum, ...«
1882’de kurulan –
çağdaş sosyalist hareketin
öncüsü - »Proletarya«
adlı parti neredeyse
tamamen yok edilmişti.Page 5

Z Ü R İ H‘ T E - Ü N İ V E R S İ T E‘ D E
Gerçekten de artık reşit oldum.
Rosa Luxemburg  - 
Platten Sokağı 47
R.L., genç kız iken
Zürih, eski üniversite, 1890
Zürih’teki üniversite öğrencilerinin
öğrenme ve oturma odaları.
Rosa Luxemburg ilk
yıl üniversitenin felse-
fe fakültesine yazıldı
ve matematik, botanik
ve zooloji derslerine
girdi. Bu disiplinlere karşı
ömrü boyunca ilgisi oldu.
1890’dan itibaren devlet
ve iktisat tarihi ile tarih
bölümüne yazıldı.
1890
1898
Rosa Luxemburg, onunla
aynı tarihlerde Zürih’te
öğrenim gören Ricarda
Huch ve Anita Augsprug
hakkında hiç bilgiye sahip
olmadı.
Rosa Luxemburg Zürih’te kendisine
uygun bir yurt buldu. Oradaki üni-
versite, Avrupa’da kadın öğrencilere
kapısını açan tek üniversiteydi. Ayrıca
Zürih, politik açıdan ilginç ve geniş
bir kütüphaneye sahipti. Kadın
öğrencilerin yarısı Rus’tu.
Rosa 20 Temmuz 1898 tarihinde doktora
diplomasını aldı. Doktora diploması ona
»magna cum laude« ünvanını veriyor ve Kamu
Hukuku ve Devlet Bilimleri Doktoru olarak
mezun olmasını sağlıyordu.
Zürih, Polonyalı ve Rus göçmenlerin
en önemli buluşma yeriydi. Rusların
genellikle gittikleri lokallerde ve »Slav
pansiyonlarında« hararetli tartışmalar
sürdürülmekte ve her defasında konu
»Sosyaldemokrasinin temel teorileri« ve
»devrim« olmaktaydı.
Rosa Luxemburg Zürih’teki öğrenim dö-
neminde Georg Plechanow, Vera Sas-
suliç (Zasulic), Paul Axelrod gibi öncü
Leh ve Rus marksistleri ile ilişkiye geçti.
Öğrenci arkadaşları arasında Varşova’daki,
Julian Marchlewski (Karski) ve Adolf
Warşavski (Warski) dostları ve Wilna’lı
genç devrimci Leo Jogiches vardı.Page 6

Ü N İ V E R S İ T E D Ö N E M İ N D E K İ P O L İ T İ K F A A L İ Y E T L E R İ
»Vatanımız, tüm dünyadır.«
Rosa Luxemburg  - 
1898, nikâhta
1893‘de
Belçika’lı sosyalist önder Emile Vandervelde’nin
hatıratından:
R.L.’un kongredeki konuşmasından.
II. Enternasyonal Sosyalistler Kongresi, Zürih, 1893. Ufenau adasına gezi düzenleyen bir katılımcı grup.
1898
1892
Rosa Luxemburg, doktora çalışması
için Zürih Üniversitesi’nde
yürüttüğü çalışmalarının ve Paris
kütüphanelerindeki araştırmalarının
yanısıra, Julian Marchlewski ve Adolf
Warski ile birlikte Paris’te »Sprawa
Robotnicza« (İşçilerin Meselesi) adlı
yasadışı Rusça-Lehçe dergiyi yayınladı.
Takma ad altında sayısız makale yazdı,
mizanpaj, baskı ve dağıtım ile uğraştı.
Alman sosyalistleri gazeteyi Polonya’ya
geçirmede yardımcı oldular. Polonya’ya
dağıtım kısmen Mühih üzerinden
gerçekleştirildi.
Rosa, Robert Seidel tarafından Zürih’te
yayımlanan »Arbeiterstimme« adlı
dergide çalıştı ve Karl Kautsky’nin
Stuttgart’ta yayımladığı, Alman
sosyaldemokrasisinin haftalık dergisi
»Neue Zeit«a yazılar yazdı.
»Yoldaşlar! Polonya’nın
Rusya’nın boyunduruğu
altındaki bölümlerinden gelen
Polonyalı sosyalistler kongreni-
ze ilk kez katılmaktadırlar.
Varşova ve Lodz işçileri
delegelerini, politik despotluğun
ve sabit gericiliğin karanlık
diyarından buraya gönderdiler.«
1893
Rosa Luxemburg, 1893’de Zürih’te
düzenlenen II. Enternasyonal Sosyalistler
Kongresi’nde delege olmak için çabaladı
– ama başaramadı. Leo Jogiches, Julian
Marchewski ve Adolf Warşawski ile
birlikte kurduğu SDKPiL (Polonya ve
Litvanya Sosyaldemokrat Partisi) ile,
programının başına ulusal mücadeleyi
koyan PPS’yle (Polonya Sosyaldemokrat
Partisi) sert çatışmalara girdi.
Berlin Kurultayı
»O zamanlar 23 yaşında olan Rosa,
Almanya ve Polonya’daki bazı sosyalist
çevrelerin dışında pek tanınmıyordu...
Söylediklerinin daha iyi anlaşılması için
delegeler topluluğunun arasından nasıl
zıplayıp, bir sandalyeye tırmandığını
hâlâ görür gibiyim. Bedensel hatalarını
ustaca saklayan o küçük, çelimsiz, narin
yaz elbisesi içerisinde hararetli cümlelerle
davasını savunmuştu.«
Ancak [Almanya’ya]
geçebilmesi ve politik
ajitasyonda bulunabilmesinin
önkoşulu Alman
vatandaşlığıydı. Rosa
Luxemburg bu nedenle
1898 Nisan’ında, bir Alman
göçmenin oğlu olan Gustav
Lübeck ile sahte evlilik yaptı.
Alman
sosyaldemokrasisi, 19.
Yüzyıl’ın sonlarında
Sosyalist Enternasyonal
içerisinde büyük
saygıya sahipti. [Alman
sosyaldemokrasisi]
kapitalizmi aşmayı ve
bir sosyalist toplumu
kurmayı uzak hedefi
olarak nitelendiren
devrimci bir işçi ve
muhalefet partisiydi.
SPD o dönemler
100.000’den fazla üyeye
sahipti. Parti başkanları
August Bebel ve Paul
Singer’di. Wilhelm
Liebknecht »Vorwärts«
gazetesinin, Karl
Kautsky’de »Neue Zeit«
dergisinin genel yayın
yönetmenleriydiler. Rosa
Luxemburg, SPD yayın
organlarını gazetecilik
ve teorik çalışmalarının
bir platformu olarak
kullanmak için Berlin’e
geçme kararını verdi.Page 7

D O K T O R A Ç A L I Ş M A S I
Bu arada, beni doktora çalışmam nedeniyle tebrik edebilirsiniz.
Rosa Luxemburg  - 
Doktora çalışması
Leo Jogiches’e 10 Temmuz 1898’de yazdığı mektupta
Robert Seidel, ›Züricher
Volkszeitung‹ gazetesinde
Doktora diploması
Doktora hocası Profesör Julius Wolf
Prof. Julius Wolf’a verdiği bir imtihan kâğıdı.
Leo Jogiches’e 24.6.1898’de
yazdığı mektupta.
1898
»...Öylesine enerji ve efor harcadığım bu
doktora çalışmasından o kadar nefret ediyorum
ki, sadece düşünmek bile ağlama krizlerine
girmeme neden oluyor...«
Doktora çalışması
için gerekli olan
ekonomik-istatistik
ispat zorunluluğu,
Rosa Luxemburg
için kütüphanelerde
uzun süre çalışma
anlamını taşımaktaydı.
Bu çalışmalar
nedeniyle, arzuladığı
pratik çalışmasının
engellendiğini
düşünüyordu.
»...Çalışma, konuya hakimiyet, büyük itina, keskin zekâ
ile hazırlanmış. Öğrenci, konuya uzaklaşmadan hakim
olduğunu ve teorik kabiliyet ile pratik bakış açısına sahip
olduğunu kanıtlıyor. Stil biraz eksik, yaklaşım ise biraz tek
yanlı. Öğrenci sosyalist ve tarihsel materyalist bakış açısına
inanıyor. Sosyalist literatürün kavramlarını kullanmış, ama
bu, bir doktora çalışması için gerekli görülen çalışkanlığını
hiç bir şekilde engellememiş. Bu nedenle çalışmanın kabul
edilmesini talep ediyorum.«
1898
Polonya’nın Endüstriyel
Gelişmesi başlıklı doktora
çalışması basıldığında çok
mutlu olmuştu.
Robert Seidel, Saksonya’dan
yirmi yaşında İsviçre’ye geldi.
Redaktör, pedagog ve doçentti.
Zürih kenti ve kantonunda
ayrıca ülke parlamentosunda
politika yaptı. Karısı Mathilde
ile Rosa Luxemburg uzun
yıllar arkadaş oldular.
»... ne ilginç, ne tipik!
Rusya-Polonya’sının ve
böylece Rusya’nın endüstriyel
gelişinmini açıklamak, bu iki
ülkenin iktisadî açıdan nasıl
birbirleri ile bağlandıklarını
ve bu neden politik olarak
birbirlerine nasıl muhtaç
olduklarını göstermek için
bir kadın gerekti. Kadın
dünyasını bu ahlâkî zafer
nedeniyle kutluyoruz!
Bu, kadının erkekle eşitlenme
hakkı için, her ne kadar bu
hakkın bir ispata gereği ol-
masa da, yeni bir gerekçedir.
Yoldaşımızı ise içerikli, açık
ve bağlayıcı çalışmasından
dolayı kutluyoruz.«
»... Nasıl, güzel değil mi? Paketi açtığımda kal-
bimin çarptığını ve bu nedenle kızardığımı itiraf
etmeliyim doğrusu...«Page 8

A L M A N S O S Y A L D E M O K R A S İ S İ N E G İ R İ Ş
Kahretsin, kendimi kamuoyunda biraz göstermek isterim.
Rosa Luxemburg 
1900’lerde Şlezya madeninde çalışan işçiler.
1900’lerde Berlin
Leo Jogiches’e 25 Mayıs 1898’de yazdığı mektupta
Leo Jogiches’e 28 Mayıs 1898’de yazdığı mektupta
Mathilde ve Robert Seidel’a 30 Mayıs 1898’de
»... Berlin üzerimde aksi bir etki
yarattı: soğuk, zevksiz, tam bir garni-
zon; ve o Prusyalılar, sanki kendilerini
döven sopaları yutmuş gibi, kendini
beğenmişler.«
Rosa Luxemburg 1898
Mayıs’ında Almanya’ya
geçti. Alman sosyal-
demokrasisi o sıralar
seçim mücadelesindeydi.
İlk günlerini Münih’te,
dostları Adolf ve
Jadwiga Warşawski’nin
yanında geçirdi.
Rosa Luxemburg 16 Mayıs’ta Berlin’e geldi.
Rosa Luxemburg 24
Mayıs’ta SPD’nin
Katzbach Sokağındaki
parti bürosuna başvurdu.
Kendisini karşılayan
Ignaz Auer ile uzun bir
görüşme yaptı.
1898
Ignaz Auer, Rosa Luxemburg’a
»SPD’nin El Kitabı«nı verdi ve onu
»Parti adres defterine« kaydetti. Rosa
Luxemburg artık sadece yasadışı
Polonya partisinin değil, aynı
zamanda yasal Alman sosyalde-
mokrat partisinin de üyesiydi. Rosa
Luxemburg’a, Yukarı Şlezya’nın işçileri
ve madencileri arasında eksik olan ajit-
asyon görevini yapması önerildi. O ana
kadar hiçbir parti yöneticisi bu uzak
ve sefaletle boğuşan bölgeye gitmek
istememişti.
»... görebildiğim kadar onun üzerinde
etkili olabildim; ayrılırken bana,
benim ile tanışmaktan çok mutlu
olduğunu söyledi. Bu, o Bavyeralı
hoyrat adamdan pek beklenmeyecek
bir nezaket...«
»...Yukarı Şlezya’ya gitmeye kararlıyım. Oradaki
durumu düşündüm ve başka yol olmadığına karar
verdim... Tek kelimeyle, bavulları toplamaktan başka
bir işi kalmadı.«
İlk ajitasyon gezisini
madencilerin bulunduğu
Königshütte, Katscher,
Gleiwitz gibi kasabalara
yaptı ve büyük başarılar
elde etti. Dinleyicileri onu
hep çiçeklerle karşılıyor ve
daha fazla kalması için ilna
etmeye çalışıyorlardı.Page 9

S O S Y A L D E M O K R A S İ S İ N İ N S A F I N D A
Pozitif anlamda itme niyetindeyim.
Rosa Luxemburg  - 
23 haziran 1898’de Zürih’te Mathilde ve Robert Seidel’a
Sosyaldemokratlar-
la konuşan Rosa
Luxemburg. Ortada
Alexander Helpland
(Parvus)
21.8.1904’de Amsterdam’daki Enternasyonal Sosyalistler Kongresi’nde Rosa Luxemburg ve August Bebel
1904
Japon Sen Katajama ve Rus Georgij Plechaow’un
arasında. Yanında Avusturyalı Dr. Viktor Adler.
Amsterdam 1904
1900, Paris, Enternasyonal Sosyalistler Kongresi, ön sırada
oturan Rosa Luxemburg
1900
Rosa Luxemburg artık parti adına
sürekli yollardaydı. İşçilerin gitti-
kleri lokallere giriyor ve ülkenin
her tarafında düzenlenen seçim
toplantılarında konuşuyordu. Parti
kurultaylarında, »ileriye itmek« istediği
»eski babalarla« tartışıyordu.
Büyük Enternasyonal Sosyalistler
Kongresi’ne katıldı. Kongrede Pol-
onya ve Rusya uzmanı olarak kabul
edildi.
»Partide makalelerin yazılış biçiminden hiç
hoşnut değilim. Öylesine basmakalıp, öylesine
şablonca ki... Biliyorum, dünya farklı vefarklı
şarkılar isteniyor. ›Şarkılar‹, ama yazdıklarımız
genellikle şarkı değil, daha çok renksiz ve sessiz
homurdanma, aynı bir makinanın çıkardığı ses
gibi. Öyle zannediyorum ki, insanların yazarken
derinlere gitmeyi ve yazılanın önemi ile gerçekliğini
unutmaları bunun nedeni. Her defasında, her gün,
her makalede yazılanı yeniden yaşamak gerektiğine
inanıyorum. İşte o zaman yürek tazelenir ve
eski bilinen davayla ilgili yüreklere giden yazılar
yazılabilir...«
Rosa Luxemburg, önde gelen sosya-
list gazeteler ve dergiler için makale-
ler ve sivri dilli yorumlar yazıyordu.
»Sächsische Arbeiterzeitung«, Leip-
ziger Volkszeitung« ve »Vorwärts«de
redaktörlük yaptı.
İlk hapis cezası 26
Ağustos 1904’de infaz
edildi. Majestelerine
hakaretten iki ay hapse
mahkum edilmişti.Page 10

S O S Y A L R E F O RM Y A D A D E V R İ M
Bir devrim kültürel biçimlerde de seyredebilir.
Rosa Luxemburg  - 
1898 Stuttgart kurultayında yaptığı
konuşmadan
Sosyal reform mu,
yoksa devrim mi? Rosa
Luxemburg’un Alman
sosyaldemokrasisinde
çalışmalarına başladığında
söz konusu olan
tartışmaydı.
»Revizyonistlerin« teorisyeni olan Edu-
ard Bernstein giderek sınıf mücadelesi-
ne ve devrim çabalarına karşı çıkıyordu.
SPD’nin bir demokratik reform partisi-
ne dönüşmesini savunuyordu.
Stuttgart’ta 1898’de düzenlenen parti
kurultayında, Rosa Luxemburg’un ilk
katıldığı kurultayda, hemen tartışmalara
katıldı ve Bernstein ile taraftarlarının
reform teorilerine karşı çıktı.
1898
Bu düşüncelerin karşısına kendi düşüncelerini
koydu: hem reform, hem de devrim!
»... Vollmar bana acı bir şekilde, acemi
er olarak eski gazilere akıl veriyorsun
suçlamasını yaptı. Mesele bu değil...
Alman hareketinde daha apoletlerimi
kazanmak zorunda olduğumu biliyorum;
ancak bunu düşmanla mücadele edilen
sol kanatta almak istiyorum, düşmanla
uzlaşmaya çabalanan sağ kanatta değil...«
»... Partimizde çok
önemli olan bir nokta,
yani son hedefimiz ile
gündelik mücadeleleri-
miz arasındaki bağlantı
karanlığa düştü... Politik
iktidarı hedeflediğimizden
hiç bir zaman şüphe
duymamalıyız. Bir
sosyalist parti her zaman
duruma hakim olmak, öz
görevlerinden kaçmamak
zorundadır. Ayrıca son
hedefimizin ne olduğuna
dair düşüncelerimiz
kesinleşmelidir. Biz onu,
fırtınalara ve rüzgârlara
rağmen gerçekleştireceğiz.«
(Alkışlar)
Marx’ın mirasının idare-
cisi olan karl Kautsky ve
Franz Mehring ile August
Bebel ve Clara Zetkin
revizyonistlerle yürütü-
len tartışmalarda Rosa
Luxemburg’un tarafında
yer aldılar.
Rosa Luxemburg önce
Leipziger Volkszeitung
gazetesinde, sonra da
1899’da iki broşürde
yayınlanan makale-
lerinde Bernstein ve
taraftarlarına karşı alay ve
azimle mücadele vermeye
çağrıda bulundu.
1899
Bu şekilde uluslararası işçi
hareketi içerisinde tanınan
bir şahsiyet haline geldi.
Alman sosyaldemokrasis-
inde giderek azalan dev-
rimci çoşku ve idealizmi
giderek artan bir biçimde
eleştirdi.
İnsancıllık, dayanışma
ve spontanelik aradığı
değerlerdi.
Zaman içerisinde bazı yoldaşları için rahatsız
edici olmaya başladı. Bir kadın, hem de Polonyalı
ve yahudi, düşünsel üstünlüğünü ispat etmeye
kalkışmıştı. O, parti önderlerinin ve kariyer arzusu
ile yanıp tutuşan yöneticilerin kafalarındaki resme
uymuyordu.Page 11

R U S D E V R İ M‘ İ N D E
Fırtına içinde en neşeli yaşamı yaşıyorum.
RosA LuxEmbuRG 1905/1906
Luise ve Karl Kautsky’e
Varşova’dan gönderdiği ve 13 Mart
1906’da ellerine geçen kartpostalda
Luise ve Karl Kautsky’e gönderdiği kartpostal
Varşova’dan Luise ve Karl
Kautsky’e, 30 Aralık 1905
Varşova‘da tutuklandığında
Şubat 1907’de Sonja Liebknecht’e yazdığı mektupta.
1905
22 Ocak 1905’de 140 000 gösterici
barışçıl bir biçimde Petersburg’taki
Kış Sarayı’na doğru yürüdüler. Çar’a
bir istek mektubu vereceklerdi.
Kurşunlarla karşılandılar. Binlerce
insan öldü. Sayısız insan yaralandı.
Bu vahşet müthiş bir protesto gre-
vine ve köylülüğün Çarlık’a karşı
ayaklanmasına neden oldu.
Rosa Luxemburg’un umut ettiği devrim
başlıyordu.
Bütün gücüyle yardım etmek istiyordu. Berlin’den,
Krakau ve Varşova’daki SDKPiL’li yoldaşları ile
ilişkisini sürdürüyordu. Yasadışı Leh gazetelerine
yazı yazıyor ve Alman işçi gazeteleri ile sosyalist-
enternasyonalist kesimlerde Rusya ve Polonya’daki
gelişmeler hakkında haberler yazıyordı. Sürekli
yollardaydı. Toplantılarda Rus işçilerinin özgürlük
mücadelesini anlatıyordu.
Rosa, yıl sonunda devrime katılma kararını aldı.
29 Aralık 1905’de maceralı bir yolculuktan sonra
Varşova’ya geldi.
»Sevdiklerim. 4’ünde, Pazar akşamı kader beni yakaladı:
tutuklandım. Pasaportuma vize almış ve dönmeye hazırlanmıştım.
Şimdi böyle olmak zorunda. Umarım bu yüzden pek üzülmezsi-
niz. Yaşasın Dev...! dostlarım Witte’ye (Rus başbakanı) telegraf
çekmemi ve Alman konsolosuna yazmamı istiyorlar. Hiç bile! Bu
baylar, sosyaldemokrat bir kadının onlardan yardım dilemesini çok
beklerler!:..«
»Sevdiklerim! Dün saat
9’da askerler tarafından
kullanılan, soğuk ve
karanlık bir trenle gel-
dim... Kent ölü gibi. Genel
grev, her yerde askerler.
Bugün işe başlıyorum.
Selamlar. Rosa’nız.«
Varşova’da Leo Jogiches ve SDKPiL’li
yoldaşlarıyla birlikte sadece iki
ay yeraltında çalışabildi. Büyük
beklentiler ve zorlu uğraşlarla dolu
olan günlerdi.
Rosa Luxemburg ve Leo Jogiches tüm
tedbirlere rağmen dikkat çektiler. 4
Mart 1906’da evlerinde tutuklandıktan
sonra, Varşova Sitadel’inin ünlü
onuncu pavyonuna götürüldüler.
Rosa Luxemburg kürek
cezasına çarptılma
tehlikesi altındaydı. 28
Haziran 1906’da bulun-
an bir kefalet ve verilen
rüşvetler sonucunda
hapisten çıkartıldı.
Ağustos’ta Polonya’dan
Finlandiya’ya kaçtı.
Leo Jogiches 1906
Aralık’ında 8 yıl kürek
cezasına çarptırıldı, 1907
Nisan’ında hapisten
kaçtı ve Mayıs’ya tekrar
Berlin’e gelebildi.
1906
»... Olay bana on yıl önce Varşova Sitadel’indeki
kardeşlerle karşılaşmamı canlı bir şekilde
hatırlattı. Orada tam anlamıyla iki tel kafes
içerisindesinizdir, yani küçük bir kafes büyük
bir kafesin içinde. Gözleri karartan o tel
örgüler arasından konuşabiliyorsunuz. Altı gün
sürdürdüğüm bir açlık grevi sonrasında olduğu
için çok zayıf düşmüştüm. Kale komutanı beni
ancak tutarak ifade odasına götürebiliyordu ve
kafeste tel örgülere tutunarak durabildiğim için,
herhalde vahşi bir hayvan görüntüsü sergiliy-
ordum. Kafesim, hücrenin karanlık bölümündey-
di. Kardeşim beni göremediği için ›neredesin‹ diye
soruyordu ve görmesini engelleyen göz yaşlarını
siliyordu...«Page 12

K İ T L E S E L G R E V
Rus Devrimi’ni görüyoruz ve bu devrimden bir şey öğrenemezsek, eşeğizdir demektir.
Rosa Luxemburg  - 
»Kitlesel grev, parti ve sendikalar«
adlı broşüründe.
R.L. Bütün Eserleri, IV. Cilt
1905’de Jena’da Alexander Helpband (Parvus) ile birlikte parti kurultayında.
Jena parti kurultayında bir mola esnasında, 1905
Rosa Luxemburg yıllardan beri mü-
cadele aracı olarak algıladığı »kitlesel
grev« için anlayış yaratmaya çalışmıştı.
1905 Eylül’ünde Jena’da gerçekleştirilen
parti kurultayında ise sendika önder-
lerinin çoğu politik grevi reddetmede
ısrarlı davrandılar.
Rosa Luxemburg büyük bir hararetle
tartışmalara katıldı.
Sonucunda parti
kurultayı, kitlesel
grevi belirli koşullar
altında Alman
işçi sınıfının da
kullanması gereken
bir silah olarak kabul
etti.
»...Legalitenin prangaları altında
hazırlanan bir genel grev, önceden
cephanesi denize atılan toplarla
savaş gösterisinde bulunmaya benzer.
›Yumruğu cebindeyken‹ tehditte bulun-
maktan... değil politik egemenliğini canı
pahasına savunan bir sınıf, bir çocuk
dahi korkmaz...«
Bu Rosa Luxemburg ve
mücadele arkadaları için,
özgüven ve gururla tepki
gösterdikleri bir zafer
anlamına geldi.
Parti kurultayında
yaptığı konuşmalardan
dolayı Weimar savcılığı
tarafından »sınıf nefreti
körüklemek« suçuyla
açılan davada iki ay hapse
mahkûm edildi.
Rosa Luxemburg, dev-
rimdeki deneyimlerini ve
kitlesel grev hakkındaki
görüşlerini Lenin, Pawel
Axelrod ve Wera Sassuliç
ile konuştu. Finlandiya’da
kaçtığı Kuakkala’da
buluşmuşlardı.
Kuakkala’da 64 sayfalık
»Kitlesel grev, parti
ve sendikalar« başlıklı
broşürünü kaleme aldı.
Bu yazısında Rusya’daki
devrimin seyrini analiz etti
ve politik kitlesel grevle-
rin, proletaryanın gele-
cekteki sınıf mücadeleleri
için devrimci bir mücadele
aracı olduğunu kanıtadı.
Rosa Luxemburg 1906 sonbaharında
Mannheim’da düzenlenen parti
kurultayında acı bir yenilgi aldı.
Sert tartışmalar yaşanmıştı. Yazısı,
sendika önderleri tarafından fazlaca
radikal gerekçesiyle reddedildi. Bu
sefer parti yönetimi boyun eğmek
zorunda kaldı:
Kitlesel grev oy çoğunluğu ile
reddedildi. 1906
»...Sendikal hareket,
bir kaç düzine sendi-
ka önderinin tamamen
anlaşılır, ama hayalci
ilüzyonlarında olan değil,
sınıf mücadelesi için
kazanılan proleterlerin
büyük kütlesinin bilincin-
de yaşayandır.«
Rosa Luxemburg, Mannheim parti kurultayı esnasında
yapılan bir toplantıdacoşkulu bir kalabalık tarafından
Rusya’daki devrim üzerine konuşmaya çağrıldı.
Konuşmasının sonunda şunları söyledi:
»...sizlere hiç abartmadan ve bütün dürüstlüğümle gü-
vence verebilirim ki, Rusya’da geçirdiği aylar, yaşamımın
en mutlu günleriydi.«Page 13

P A R T İ O K U L U N D A
İnsan en iyi en hızlı, başkalarına öğrettiğinde öğrenir.
Rosa Luxemburg  - 
R.L.’un öğrencisi Wilhelm Koenen
August Bebel, Victor Adler’e
1910‘da R.L.
1907 Ekim’inde Rosa
Luxemburg Berlin’de
August Bebel tarafından
açılmış olan SPD-Parti
Okulu’nda doçentliğe
başladı. Bu ona keyif
veren ve titizlikle
hazırlandığı bir görevdi.
Okul bir akademik
seminer değildi. Daha
çok parti üyelerini
propagandist amaçlar
için kalifiye edecekti.
Okulda August Bebel,
Heinrich Cunow, Franz
Mehring, Kurt Rosenfeld,
Artur Stadthagen ve
Emanuel Wurm ders
veriyorlardı.
Rosa Luxemburg
öğretmenler arasındaki
tek kadındı. İktisat tarihi
ve ulusal ekonomi dersleri
vermekteydi.
1907 20 Ekim 1907 tarihli »Vorwärts«
gazetesinin bir haberine göre, Rosa
Luxemburg ilk dersine başlamadan
önce ulusal ekonomi tanımını
açıklamıştı.
Alman sosyaldemokrasisinin okulu, Berlin 1910: 1)Emanuel Wurm, 2)Artur Stadthagen,
3)Franz Mehring, 4)Kurt Rosenfeld, 5)Heinrich Cunow, 6)Dr. Eckstein, 7)Rosa Luxem-
burg, 8)Heinrich Schulz, 9)Friedrich Ebert
»Ulusal ekonomiyi neden özel bir bilim
olarak öğrenmeliyiz? İnsanlar arasındaki
iktisadî ilişkiler herhangi bir zorluk
olmaksızın düzenlenebildiği müddetce,
bu ilişkilerin bilimsel öğrenimine bir
gereksinim yoktu. Kapitalist iktisat
biçimi ile bu değişti. Bu iktisat biçiminin
oluşmasını krizle takip etti. İşsizlik te
bugünkü toplum içerisinde süreklik arz
eden bir görüngüdür. Sonucunda birinin,
parmağını kıpırdatmadan milyoner,
bir diğerinin ise dilenci olduğu günlük,
hatta neredeyse saatlik fiyat farklılıkları
da öyle. Bu görüngüler doğa tarafından
yaratılmış, değişmez değildirler. İnsani
kurumlar tarafından üretilmiş, insanın
eserleri, ama buna rağmen burjuva
toplumları bunların karşısında, sanki
üstesinden gelinemez doğal afetler gibi
çaresiz durmaktadır. Burada, günümüz
toplumunu üstesinden gelemediği anarşik
iktisat biçiminin sonuçları ile karşı
karşıya bulunmaktayız. İşte iktisadî
yaşamın ilişkilerini bilimsel bir biçimde
araştırmamızın nedeni budur...
...Ulusal ekonomi, bilimlerin bilimidir;
varmak istediğimiz geleceğin ülkesinin
temelini yaratmaktadır.«
1914
Krallık Polis Müdürlüğü’nün dosyalarına göre,
sosyaldemokrat parti okulu ile öğrenci ve öğretmenleri daha
okulun kurulduğu ilk günden itibaren Prusya gizli polisinin
memurlarınca gözlem altına alınıyor. Rosa Luxemburg
parti okulunun 1914 Ağustos’unda kapatılmasına kadar
orada çalışır. Yardımcı dersler veriyor, tek tek öğrencilere
danışmanlık yapıyor ve doçentler konferanslarını
örgütlüyordu.
»Konuya hakim olan ve
tek tek her problemin
esaslı incelenmesinde ısrar
eden acımasız bir öğretmen
olarak hem seviliyor, hem
de korkuluyordu. Yüzeysel
davranan öğrencilerin hiç
şansı yoktu. Onlara ka-
çacak delik bırakmazdı.
Açık formülasyonlarla
çalışır ve açık yanıtlar
talep ederdi.«
»Rosalılık öyle düşündüğün gibi
kötü değil. Tüm zehirliliğine rağmen
o eksik eteğin okulda olmamasını
istemem. Parti okulundaki radi-
kaller, revizyonistler ve sendikacılar
tarafından en iyi öğretmen olarak
saygı kazandı. Orada objektifliğin
en yüksek katsayısıdır o.«Page 14

B İ L İ M S E L E S E R L E R İ
Deli gibi çalışıyorum.
Rosa Luxemburg  - 
Paul Fröhlich, »Rosa Luxemburg, düşünce ve eylemi«
adlı eserinde
R.L., evindeyken, 1907
R.L. Toplu Eserleri V, S. 764
Ulusal ekonomiye giriş çalışmasından bir sayfa
Clara Zetkin için imzaladığı kitap
başlığı
Toplu Eserleri V, S. 411
Wronke cezaevinden 12 Mayıs 1917’de Hans Diefenbach’a yazdığı mektupta
Rosa Luxemburg parti okulundaki
görevi esnasında önemli bilimsel
çalışmalarından birine başladı: »Ulusal
ekonomiye giriş«.
1909/10’da eserini önce sekiz broşür
ve ardından kitap halinde yayımlamak
istiyordu. 1910 Şubat’ında broşürlerin
ikisini baskıya hazır gördü. Kitap ise
ancak 1925’de basılabildi.
Rosa Luxemburg bu çalışmasıyla
kapitalizmin yerine daha adil bir
toplum düzeninin geçirilmesinin
tarihsel zorunluluğunu tekrar bi-
lince çıkartmak istiyordu.
»...Endüstriyel konjonktürün
sürekli değişimi sendikaları,
her iniş döneminde eski
kazanımları sermayenin
saldırılarından korumaya
ve her çıkış döneminde,
daha önce düşürülmüş olan
ücretleri elverişli duruma
uygun seviyeye çıkartmak için
mücadeleye zorlamaktadır.
Sendikalar böylece
süreklisavunma pozisyonuna
itilmektedirler.«
1909
1913
1913’de »Sermaye Birikimi« adlı eserini yazdı
»Kapitalizm, propagandist gücü olan ilk iktisat
biçimidir, dünya küresine yayılma eğilimi olan
ve tüm diğer iktisat biçimlerini iten, yanında
başkasına tahammül etmeyen bir iktisat biçimi.
Ancak aynı şekilde, tek başına, muhiti ve
toprağı olan diğer iktisat biçimleri olmaksızın
var olamayan, yani aynı zamanda dünya biçimi
olma eğilimi olan, ama üretimin dünya biçimi
olarak kendi iç yetersizliğinde parçalanan ilk
iktisat biçimidir.«
»Kitabın teorik bölümleri, parlak
edebî biçime rağmen, okuyucudan yüksek
beklentide bulunuyor ve genel ulusal
ekonomiye, özelde de Marx’ınkine hakim
olmayı talep ediyor. Eserin marksist teori
kapasitesi açısından değerini sadece Franz
Mehring ve Julian Marchewski anlayabil-
diler. Ehil ve ehil olmayan bir kalabalık
ise, kiminde çamur atmadan ibaret olan
eleştiri yaptı.«
»...›Akümülasyonu‹ yazdığım günler, yaşamımın en mutlu
günleri arasındadırlar. Sanki sarhoş gibiydim, gece gündüz
gözümün önünde öylesine açılan problemden başka hiç bir şeyi
görmüyor ve duymuyordum. Bana daha fazla keyif veren neydi
söyleyemem: karmaşık bir soruyu odada yavaşça dolaşarak
çözmek için düşünmek mi... yoksa elimde kalem ile edebî
biçimine sokmak mı. O zaman 30 baskı kâğıdının tümünü dört
ay içerisinde yazdığımı – olacak şey değil – ve taslağı daha bir
kez okumadan doğrudan matbaaya verdiğimi biliyor musunuz?«Page 15

S A V A Ş T E H L İ K E S İ N E V E S E Ç İ M Y A S A S I N A K A R Ş I
Sınıf çelişkilerinin sertleşmesi, daha güçlü mücadele silahlarına yönelik düşünceleri
daha hareketli yaptı.
Rosa Luxemburg  - 
Gera’da seçim hakkı yürüyüşü
Bir yürüyüşçünün tutuklanması
Harekete geçen polisler
R.L. Deutz mitinginde, 1910
Enternasyonal Sosyalistler Kongresi’nde, Stuttgart, 1907
Avrupa’da giderek büyük bir savaşın tehli-
kesi beliriyordu. Rosa Luxemburg Sosyalist
Enternasyonal’in kongrelerinde Avrupa
proletaryasının savaşa karşı dayanışmasını
almak ve güçlendirmek istiyordu.
Rosa Luxemburg 1907 Ağustos’unda Stuttgart’taki
Enternasyonal Sosyalistler Kongresi’nde sadece
SPD’nin değil, aynı zamanda Polonya ve Rus
sosyaldemokrat işçi partilerininde delegesiydi.
Clara Zetkin, Lenin ve Fransız Jaurès’le görüşmüş
olmasına sevinmişti. Lenin ve Martow’la birlikte ve
Bebel’in önerilerine göre değiştirilecek olan, savcının
dava açmasına veya Alman sosyaldemokrasisinin
yasaklanmasına neden olmayacak bir açıklama yazdı.
Açıklamanın belirleyici olan bölümü şöyleydi:
» ...Savaşın çıkması söz konusu ise,o zaman ilgili ülkelerdeki işçiler ve
parlamenter temsilcileri, savaşın çıkmasını uygun araçlarla engellemek için
ellerinden geleni yapmakla yükümlüdürler. Bu araçlar, sınıf mücadelesinin ve
genel ve politik durumun sertleşmesiyle doğal olarak değişecek ve artırılacaktır.
Buna rağmen savaş çıkarsa, savaşın en kısa zamanda bitirilmesi için mücadele
etmekle ve savaş sonucunda ortaya çıkan iktisadî ve politik krizi halk
tabakalarının politik açıdan uyandırılması ve kapitalist sınıf egemenliğinin
alaşağı edilmesi için kullanmakla yükümlüdürler. «
1907 »Bu küçük zayıf
kadında engellenemez
bir devrimci güç vardı.
Parti kurultaylarında,
kendisiyle alay edenlere
ve ondan nefret edenlere
rağmen dinleyicileri
ateşli atılganlığının
büyüsüne bağlayabiliyor ve
çekingenleri bile coşkulu
alkışlara itiyordu. Ancak
onun için karakteristik
olan, aklının hiç bir zaman
atılganlığının iplerini
bırakmamasıydı.«
1910 başlarında halk arasında silahlanmaya, ekonomik krize
ve adaletsiz Prusya seçim yasasına karşı homurdanmalar
artıyordu. Ülkenin her yerinde güçlü yürüyüşler yapılıyordu.
Maden işçileri büyük bir greve hazırlanmaktaydı. Politik kitlesel
grev bir çok işçi örgütü açısından gerekli olan bir araç olarak
algılanıyordu. Rosa Luxemburg kitlesel mitinglerde konuşmak için
kentleri dolaşıyordu.
1910Artan çatışmalar,
yürüyüşler ve grevlerin
olduğu bu dönemde
Rosa Luxemburg
kitlesel grev konusunda
bir yazı yazdı ve bunu
»Vorwärts« gazetesine
önerdi. Yazı reddedildi.
Sosyaldemokrasinin
önderleri,özellikle
sendikalar, grevi seçim
taktikleri açısından
reddediyorlardı. O
dönemler »Vorwärts«in
genel yayın yönetmeni
olan Karl Kautsky ve
parti yönetimiyle arası
açıldı.
Rosa Luxemburg
25 Eylül 1913’de
Flechenheim’da
düzenlenen bir halk
toplantısında, savaşa
boyun eğebilir miyiz
sorusuna, kitleden
»hiç bir zaman!« yanıtı
gelince, şunları söyledi:
»Eğer cinayet silahlarını
Fransız veya başka
kardeşlerimize
yönlendirmemiz istenirse, o
zaman ›Bunu yapmayacağız‹
diye haykıracağız!«
1913
Bu sözler savcı için »yasalara ve
hükümetin kararlarına karşı gelmek«
gerekçesiyle dava açmasına neden
oldu.Page 16

S A V C I Ö N Ü N D E
Sevgilim, düşünebiliyor musun, ne kadar fevkalâde.
Rosa Luxemburg 
Walter Stoecker 11 Mart 1914’de yazdığı mektupta.
Rosa‘nın yanıtı ise şöyle oldu:
Frankfurt davasıyla ilgili olarak »Wahre
Jakob« dergisinde çıkan karikatür, 25.7.1914
»Vorwärts«de yayımlanan bir karikatür, 9.3.1914
Rosa Luxemburg avukatları Paul Levi (solda) ve Kurt Rosenfeld ile
1914
Rosa Luxemburg’un 20
Şubat 1914’de Frankfurt
Mahkemesi’ndeki
savunma konuşması büyük
bir entellektüel zafer oldu.
Savcıya ve subay sınıfına
karşı sivridilli sözleriyle
savaşa ve militarizme
karşı olan savaşını
gerekçelendirdi.
»...Biz savaşın çıkmasında ve
sonuçlanmasında sadece orduda yukarıdan
verilen emirler ile aşağıdaki kör itaatkarlığın
belirleyici olmadığını, aksine karar
verenin emekçi halkın kitlelerinin olması
gerektiğini düşünüyoruz. Biz savaşları
sadece işçi sınıfının, adil ve gerekli bir dava
olarak görüp coşkuyla katılması veya en
azından tahammül etmesi durumunda
devam edebileceğini düşünüyoruz. Buna
karşın, emekçi halkın büyük bir çoğunluğu,
savaşların barbarca, tamamen ahlâksız,
gerici ve halk düşmanı görüngüler olduğunda
inanırsa – ki biz sosyaldemokratlar bu inancı
bilince çıkarmayı bir görev biliriz -, o zaman
savaşlar olanaksız olur.
Rosa Luxemburg bir yıl hapis cezasına çarptırılır.
Karar Alman işçi sınıfı arasında kızgınlık yaratır. Rosa
Luxemburg ve avukatı Paul Levi bir çok kente, duruşmalardaki
gelişmeleri anlatmak için davet edilirler.
Rosa Luxemburg’a 1914
Haziran’ında yeniden orduya
hakaretten dava açılır. Rosa
yazıları ve konuşmalarıyla
askerlerin sistematik bir
biçimde kötü muamele
gördüklerine değinmişti.
Avukatları terhis olmuş
30.000 askerin imzalarını
mahkemeye sundular.Hepsi
böylesi kötü muameleye tabi
tutulmuş ve mahkemede
ifade vermeye hazırdılar.
Mahkemenin rezil olmasını ve
özellikle subayların mahkeme önünde
ifade vermesini engellemek için dava
belirsiz bir tarihe ertelenir.
Rosa
Luxemburg
politik-ahlâki
zaferle çıkar.
Savcı kaçma tehlikesi nedeniyle hemen tutuklanma
istedi.
»Savcı bey, sizin kaçacağınıza inanırım. Bir
sosyaldemokrat kaçmaz. O, eylemine sahip çıkar ve
cezalarına güler. Hadi, şimdi beni cezalandırın!«
»...boynuma urgan takılacak olsa
bile kaçmayacağıma dair size güvence
verebilirim. Çünkü partimizi, kurban
olmanın bir sosyalistin zanaatı
olduğuna alıştırmanın gerekli olduğunu
düşünüyorum. Haklısınız: ›Yaşasın
mücadele!‹«Page 17

B İ R İ N C İ D Ü N Y A S A V A Ş I
Müthiş sarsıldım.
Rosa Luxemburg  - 
1 Mayıs’ı kutlayan askerler
Karl Liebknecht, Rayh
milletvekili ve asker
Luise Kautsky, Rosa Luxemburg. Hatıra kitabı, S. 40
30 Eylül 1914 tarihli »Berner Tagwacht« gazetesinde yayımlanan yazısında
19141914 Temmuz’unun sonunda Alman
kentlerindeki savaş karşıtı mitingler zirveye
ulaşmıştı.
Enternasyonal Sosyalist Büro 29 Temmuz’da
Brüksel’de toplantısını açtı. Rosa Luxemburg
konuşmalarında acil ve kararlı bir tavır talep etti ve
savaşa karşı verilecek olan mücadelenin başlayacak
olan Enternasyonal Sosyalistler Kongresi’nin en
önemli konusu olduğunu vurguladı.
Rosa Luxemburg Fransız işçi hareketi önderi Jean
Jaurès ile hemfikir olduğunu düşünüyordu. O da
proletaryanın barışı talep edecek gücüne çağrıda
bulunuyordu. Jean Jaurès toplantıdan sonra evi-
ne giderken bir Fransız milliyetçisi tarafından
vuruldu.
4 Ağustos 1914 Rosa Luxemburg için
kara bir gündü. Alman işçi sınıfının
en ufak direnci göstermeden katliama
gönderilmesi, Alman sosyaldemokrasi-
sinin böylesine teslim olması, Sosyalist
Enternasyonal’in dağılması, tüm bunlar
onun için inanılmazdı.
»Savaşın başlaması gerçeği Rosa için korkunçtu, daha
korkuncu ise Alman sosyaldemokrasisinin tavrıydı…
Alman Parlamentosu’nda sosyaldemokrasinin savaş
kredilerini onaylaması onun için, zaten yüreğiyle
yabancılaştığı eski yoldaşlarından artık tamamen
kopmak ve yakın düşünce arkadaşlarından oluşan
küçük bir grupla Alman işçi sınıfı içinde yeraltı
çalışmalarına başlamak için bir sinyal oldu...«
»Alman ve uluslararası sosyalizmi, tarihte görülmemiş bir kriz
yaşamakta…Eğer savaştan sonra uluslararası sosyalizmin
emperyalizme ve militarizme ciddiye alınacak şekilde bir reddi ifade
edilemezse, o zaman o sosyalizm mezara atılabilir…«
1915
1915 ilkbaharında Franz Mehring, Rosa Luxemburg
ve Clara Zetkin’in yönetiminde »Die Internationale«
(Enternasyonal) adlı derginin ilk sayısı yayımlandı.
Dergi işçi sınıfının savaş sonucu ortaya çıkan
sorunlarını araştıracaktı. İlk sayının ertesinde
dergi yasaklandı. Yayımcılara, imtiyaz sahibine ve
matbaacılara vatan hainliği gerekçesiyle dava açıldı.
Yasaklamadan önce satılmış olan 5.000 dergi işçiler ve
yoldaşlar arasında elden ele dolaştı.
Ülke çapında, kendilerini »radikal sosyalistler« olarak
tanımlayan küçük gruplar savaşa karşı ajitasyona
başladılar. Birlikteliklerine »Spartaküs-Grubu« adını
verdiler.
Karl Kautsky’nin, savaşta enternasyonal bir silah
olamaz açıklamasına karşı Rosa Luxemburg
»Mortimer« takma adıyla şunu yazdı:
»...Komünist Manifesto’nun dünya tarihine geçen
çağrısına esaslı bir ek yapılıyor ve Kautsky’nin
düzeltmesiyle yeni hâlini alıyor: Bütün ülkelerin
proleterleri, barışta birleşiniz ve savaşta birbirinizi
boğazlayınız! Yani bugün her kurşun bir Rus, her darbe
bir Fransız!... ve yarın, barış yapıldığında, hadi milyonlar
kucaklaşınız…«Page 18

B E R L İ N B A R N İ M S O K A Ğ I N D A K İ K A D I N C E Z A E V İ, 2 1 9 n o l u H Ü C R E
Hayli çalışkanım ve bütün »serbest zamanımı« kullanıyorum.
Rosa Luxemburg  - 
Mathilde Jacob‘a 9 Nisan 1915’de yazdığı
mektubunda.
Junius-Broşürü‘nde, S. 149
Mathilde Jacob’a 23 Şubat 1915’de
yazdığı mektubunda.
Berlin Barnim Sokağındaki kadın
cezaevi
Münchener
Neueste
Nachrichten
Berlin Barnim Sokağındaki kadın cezaevi
1915
»...beni hiç merak etmeyin;
sağlığım ve ›rahatım‹ açısından
iyiyim. O ›yeşil araba‹ ile
nakledilmekte beni şoke etmedi,
aynı nakli Varşova’da da
yaşamıştım. Hatta o kadar
şaşırtıcı derecede benzerdi ki,
neşeli düşüncelere kapıldım.
Aradaki tek fark Rus
jandarmaları bana ›politik‹
tutuklu olarak saygılı
davranmışlarken, Berlin’deki
polisler için kim olduğumun
hiç önemli olmadığıydı. Beni
9 ›meslektaşla‹ aynı arabaya
soktular…«
Rosa Luxemburg’a hastalık nedeniyle 31 Mart 1915’e
kadar infaz muafiyeti tanınmış olmasına rağmen,
Frankfurt Savcısı 18 Şubat’ta acil tutuklama
emrini çıkardı.
Rosa Luxemburg cezaevindeki bu sürede iki önemli
yazısını yazdı. »Antikritik« başlıklı yazısında,
»Sermayenin birikimi« başlıklı kitabını eleştirenleri
eleştiriyordu. »Sosyaldemokrasinin krizi« başlıklı
yazısında ise savaşın nedenlerini analiz etti Alman
ve uluslararası sosyaldemokrasinin basiretsizliğini
eleştirdi.
»...Almanya Almanya herşeyin üstünde!
Yaşasın demokrasi. Yaşasın Çar ve Slavlık!
Onbinlerce çadır bezi, yüzbinlerce kilo
yağ, kahve taklidi, hemen gönderilebilir!
Kârlar artıyor, proleterler ölüyor… Bu
delilik ve cehennemin kanlı hayaleti ancak
Almanya’daki ve Fransa’daki, İngiltere
ve Rusya’daki işçiler uyanır, kardeşce
birbirlerinin elini sıkabilir ve emperyalist
çiyanların korosun hayvanî sesini işçilerin
eski mücadele şiarıyla: ›Bütün dünyanın
proleterleri, birleşiniz!‹ ile susturabilirler.«
Rosa Luxemburg sosyopolitik
araştırmalarının yanısıra kuşlar
ve botanik ile de ilgilendi.
Herbarium’a özel bir ilgi
gösterdi.
Sekreteri ve arkadaşı olan Mathilde Jakob’un yardımıyla yazıları
cezaevinden gizlice kaçırıldı. Ancak yayımcı Rosa Luxemburg
serbest kaldıktan sonra bulunabildi; yazıları için kullandığı takma
ad »Junius« dü. Cezaevindeki yazıları Junius Broşürü olarak
uluslararası üne kavuştu.
Bu bir yıllık cezadan sonra Rosa
Luxemburg’un sağlığı iyi değildi. Buna
rağmen serbest bırakıldığında kendi çiçeklerle
karşılamaya gelen binlerce işçi kadına yaptığı
konuşmada şöyle seslendi: 1916
»Büyük bir çalışma
hırsıyla özgürlüğe geri
döndüm!«
»...Çiçekler için özellikle teşekkür
ederim. Bana nasıl bir iyilik
yaptığınızı bilemezsiniz. Yeniden
botanik ile uğraşabiliyorum ve bu
benim için en iyi dinlenme şekli
oluyor…«Page 19

T E K R A R C E Z A E V İ N D E
Gene »mecburî« boş zamanım var.
Rosa Luxemburg  - 
Mathilde Wurm’a 28.12.1916’da
yazdığı mektupta
Hans Diefenbach’a 29.6.1917’de
yazdığı mektupta
Sophie Liebknecht’e 18 Ekim 1918’de yazdığı mektupta
Hans Diefenbach’a 13 Ağustos 1917’de yazdığı mektupta
Wronke Kalesinde Rosa’nın diktiği
zambak ağacı
Hans Diefenbach’a 16. April 1917’de
Wronke’den yazdığı mektupta
Wronke Cezaevinde bir hücre
Rosa Luxemburg 10 Temmuz 1916’da
yeniden tutuklanır. Berlin polis müdürünün
görüşüne göre kamu güvenliği için bir
tehdit oluşturmaktadır.
Bundan sonraki 2 ½ yıl boyunca
sırasıyla Berlin-Alexanderplatz Polis
Tutukevi, Berlin-Barnim Sokağı Kadın
Cezaevi, Posen yakınlarındaki Wornke
Kalesi ve Breslau Cezaevinde kalır.
»...Alexanderplatz’daki
batakhanede, 11
metrekarelik hücremde
(W’si olmayan) C ile
demirden kerevetin
arasında Mörike’mi
okuyordum.«
»...Oradaki
(Alexanderplatz Polis
Tutukevi) birbuçuk aylık
süre kafamda beyaz
saçlara ve sinirlerimde
hiç iyileştiremeyeceğim
çatlaklara neden oldu…«
»...Küçük baştankara camdaki
parmaklıklarda oturuyor ve
kafacığını bir sağa bir sola
çevirip içeriye, bana bakmaya
çalışıyor. Ben ise masamda
oturuyor ve saatin odadaki hoş
tıklaması altında çalışıyorum.«
Rosa Luxemburg’a
»koruyucu tutuklama«
altında tutulduğu Wronke
Kalesinde bazı kolaylıklar
tanınmıştı. Dilekçeye göre
misafir çağırabilmekte,
çiçekler, kitaplar, gıda
maddeleri ve özel eşyalarını
getirtebilmekteydi. İki
küçük hücreyi kendi
isteğine göre düzenleme
ve kendi elbiselerini giyme
izni verilmişti. Hapishane
avlusunda kendisine küçük
bir bahçe düzenlemişti.
Gündüzleri kapılar açıktı.
Arkadaşlarına gönderdiği
en güzel mektupları burada
yazdı.
Rosa Luxemburg tutuklu olduğu sırada Wladi-
mir Korolenko’nun »Çağdaşımın hikâyesi«
başlıklı kitabını Rusça’dan çevirdi ve önsözünü
yazdı. Kitap Paul Cassirer yayınevi tarafından
1919’da yayımlandı.
1917 Temmuz‘unda Breslau
Cezaevine götürülür.
»...Burada tam anlamı ile kürek mahkûmu gibiyim,
yani gece gündüz hücre hapsinde tutuluyorum ve
erkekler kısmına bakabiliyorum… Wronke’den
sonra bu daha sarp bir durum, ama bunu yakınmak
için değil, size Wronke’deyken alıştığınız gibi neden
gül kokulu, gökyüzü mavisi ve bulutumsu kâğıtlarda
mektup yazamadığımı açıklamak için vurguluyorum.
İçimdeki neşe geri gelecektir – ne de olsa bitmeyecek
fazlalıkta içimde taşıyorum neşeyi…«
1917
Mathilde Jacob ve Marta Rosenbaum, Rosa
Luxemburg’u sürekli ziyaret ediyorlardı. Hücresine
sadece Alman gazeteleri değil, aynı zamanda Rus
gazete ve kitapları da geliyordu. Rosa Luxemburg
Rusya’daki devrimci eylemler ile kitlesel yürüyüşleri
ve Almanya’daki grevleri büyük bir ilgi ile izliyordu.
»Spartakus Mektupları« için kaleme aldığı yazılarında
Rus proletaryasından övgüyle söz ederken, sağcı
kanadının dayanın propagandaları yaptığı Alman
sosyaldemokratlarının tavrını sert biçimde eleştiriyordu.
1918
Rosa Luxemburg,
Breslau’daki cezaevinden
ancak 8 Kasım 1918’de
çıkabildi.
Spartaküs Grupları, 1917
Nisan’ında kurulmuş
olan »Almanya Bağımsız
Sosyaldemokrat Partisi«ne (USPD)
katılmışlardı. Rosa Luxemburg o
tarihten itibaren USPD üyesi oldu.
»...Herhalde artık pek uzun sürmez.
Dittmann ve Kurt Eisner serbest
bırakıldılarsa, beni de daha fazla hapiste
tutamazlar. Karl’da (Liebknecht)
yakında serbest kalır. Berlin’de tekrar
görüşmeyi bekleyeceğiz demekki.«Page 20

1 9 1 7 / 1 9 1 8 R U S D E V R İ M İ
Rus’lar için seviniyor musun?
Rosa Luxemburg  - 
»Rus Devrimi Üzerine«, Rosa
Luxemburg’un mirasında kalan ve
Paul Levi tarafından Berlin’de 1922’de
yayımlanan eleştirisel yazıdan
Rosa Luxemburg’un »Rus Devrimi Üzerine« başlıklı
yazısının »Özgürlük her zaman farklı düşünenin
özgürlüğüdür« cümlesinin yeraldığı sayfa
Liman kenti Wladiwostok‘daki denizciler
Hans Diefenbach’a 27 Mart 1917’de
Wronke’den yazdığı mektupta
6 Kasım 1917’de Petrograd’lı işçiler, askerler ve
denizciler geçici Kerenski hükümetini alaşağı ettiler. Lenin’in
başkanlığında Halk Komiserleri Konseyi oluşturuldu.
1917
1917 Mart’ında Petrograd
işçilerinin silahlı isyanı
başladı. İsyan bütün
ülkeyi sardı. Çarlık yıkıldı.
Lenin 16 Nisan 1917’de
İsviçre’den Rusya’ya döndü
ve Bolşevik Partisi’ni
devrimi devam ettirmeye
itti.
Rosa Luxemburg kısa
bir zaman sonra başarı
şansları konusunda hayli
kötümser konuşmaya
başladı.
»...Rusya’nın beni
nasıl heyecanladırdığını
düşünebilirsiniz.
Petersburg’da, Orel ya da
Riga’da yıllarca hücrede
tutulan kimi arkadaş
şimdi özgür. Benim
buradaki hapsimi nasıl da
kolaylaştırıyor bu…«
»...Kalbim Rus’lar için
çarpıyor. Leninistlerin
zaferini maalesef umut
edemiyorum, ama – böylesi
bir çöküş, ›anavatan için
hayatta kalmaktan‹ çok
daha iyi olur…«
».. sosyaldemokraside olmayan bütün devrimci onur ve eylem yetisi
Bolşeviklerde temsil edilmekteydi. Onların Ekim Başkaldırısı,
sadece Rus Devrimi’nin gerçek kurtuluşu olmakla kalmadı, aynı
zamanda uluslararası sosyalizmin onurunun da kurtuluşu oldu…«
»…Genel seçimler, engelsiz basın ve toplantı özgürlüğü, özgür
düşünce mücadelesi olmaksızın, her kamu kurumundaki
yaşam, içinde sadece bürokrasinin işleyen tek unsur kalacağı
biçimde ölür, yalancı yaşama dönüşür. Kamu yaşamı yavaş
yavaş uykuya dalar, birkaç düzine parti önderi tükenmez
enerjileri ve sınırsız idealizmleri ile yönlendirir ve yönetirler;
gerçekte ise aralarındaki bir düzine mükemmel beyin
yöneticidir ve zaman zaman işçi sınıfının elit bir kesimi
önderlerinin konuşmalarını alkışlamak, hazır kararları
oybirliğiyle onaylamak için toplantılara çağrılır, yani özünde
kayırıcı klik politikasıdır – bu bir diktatörlüktür, ancak
proletaryanın değil, bir avuç politikacının diktatörlüğü, yani
burjuva anlamında…«
1918
Rosa Luxemburg her defasında, başta
özellikle Almanya olmak üzere, başka
ülkelerde de devrimin başlaması
gerektiğini vurguluyordu. Rosa
Luxemburg için tek bir ülkede devrim
zafer kazanamazdı. Rosa Luxemburg
1918 yazında Rusya’daki gelişmeler
üzerine eleştirisel yazılar kaleme
aldı. Yoldaşları Ernst Meyer ve
Paul Levi bu yazıları »Spartaküs
Mektupları«nda yayımlamayı reddetiler.
Rosa Luxemburg onları eleştirisinin
doğruluğuna ikna etmek için devrimi
destekleyen, ama Bolşevik politikasının
toprak reformu, ulusların kendi
kaderini tayin hakkı ve demokrasi
ve terör bölümlerini eleştirisel gözle
inceleyen bir yazıyı kaleme aldı.
Paul Levi tamamlanmamış sayfaları
bir araya getirdi ve 1922’de bir broşür
olarak yayımladı. Broşür uzun yıllar
tartışmalı oldu.Page 21

1 9 1 8 K A S I M D E V R İ M İ
Haydi proleterler! Haydi mücadeleye! Bir dünya fethedilecek ve bir dünyaya
karşı savaşılacaktır şimdi.
Rosa Luxemburg Kasim-Aralık 
Clara Zetkin’e 18 Kasım 1918’de Berlin’deki
Moltke Otelinden yazdığı mektupta
18 Kasım 1918 tarihli »Rote Fahne«deki yazısında
Berlin Kızıl Bayrak altında
Bir garnizonun işçi ve asker konseyi üyelerine teslim edilmesi
18 Kasım 1918 tarihli »Rote Fahne«deki yazısında
Kasım 1918
1918 sonbaharında
Almanya’da da
devrimin önüne
set dayanmadı.
Kiel’deki denizcilerin
3 Kasım’daki
başkaldırısından sonra,
9 Kasım’da devrimci
hareket zirveye ulaştı.
Ülke çapında işçiler
ve askerler konseyleri
oluşuyordu. Breslau
Cezaevinden çıkan
Rosa Luxemburg
10 Kasım akşamı
Berlin’e geldi. Hasta
ve hayli yaşlanmış
olmasına rağmen
büyük bir şevkle »Rote
Fahne«nin (Kızıl
Bayrak) redaksiyonunu
üstlendi.
»Sevgili arkadaşım, çarçabuk
iki satır: Trenden indiğimden
beri evime tek adım atmadım.
Bütün zamanım ›Kızıl
Bayrak‹la geçiyor. Çıkacak mı,
çıkmayacak mı? Sabah erken-
den gece geç vakte kadar bütün
mücadele bu. Nihayet çıktı…
Makaleni heyecanla bekliyorum
– çok kısa!.. İsmini mutla-
ka istiyoruz. Belki kadınlar
üzerine bir şeyler yazsan.
Öylesine önemli ki, hiç birimiz
bu konuda bir şey bilmiyoruz.
Sevgili arkadaşım, acele etmem
lazım, binlerce selam. Seni
kucaklıyorum. R.L.’in«
»...En merhametsiz devrimci eylem gücü ve en geniş yürekli insancıllık, işte bu
sosyalizmin varı ya da yoğudur. Bir dünya alaşağı edilmek zorundadır. Ama,
silinecekken dökülen her gözyaşı bir şikâyettir ve önemli bir iş için acele edip,
bir solucanı ezen her insan bir cinayet işlemiş demektir…«
»...Sermaye egemenliğinin yok edilmesi,
sosyalist toplum düzeninin gerçekleştirilmesi:
işte şu andaki devrimin tarihsel konusu
bundan ibarettir. Yukarıdan verilen bir
kaç emirle kolayca yapılamayacak olan
müthiş bir eser… Bütün iktidar çalışan
kitlelerin eline, işçi ve asker konseylerinin
eline, devrimin eserini pusuya yatmış
düşmanlarından korumak…«Page 22

1 9 1 8 K A S I M D E V R İ M İ
Sosyalizm ya da barbarlık.
Rosa Luxemburg Kasım  - Ocak 
Gazete mahallesinde barikat olarak kullanılan kâğıt merdaneler
Devrimcilere halk desteği, Ocak 1919
Program konuşmasının sonunda
29 Aralık 1918 tarihli »Rote
Fahne«deki yazısında
5 Ocak 1919: Silahlı işçiler gazete mahallesini işgal ediyorlar.
»Spartaküs Birliği ne istiyor?« başlıklı
makalesinde
1918
Rosa Luxemburg
USPD’nin
önderleriyle
kızgın bir biçimde
tartışmaya girdi.
»...Kapitalistlerin iyi niyetle
bir parlamentonun sosyalist
kararına uyacaklarına,
kârlarından, mülkiyetlerin-
den, sömürme haklarından
feragat edeceklerine inan-
mak delice bir hayaldir.«
»...Devrimler yarım işleri,
uzlaşıları, eğilmeyi ve
sokulmaları tanımaz. Dev-
rimlerin açık nişangâha, net
ilkelere, kararlı yüreklere
ihtiyaçları vardır…«
1919
Spartaküs Birliği’nin 30 Aralık 1919 tarihinde düzenlenen
rayh kurultayında delegeler USPD’den ayrılmayı ve yeni
bir parti: »Almanya Komünist Partisi«ni kurmayı karar
altına aldılar.
Karşı devrimci güçler İşçi
ve Asker Konseylerini en
kısa zamanda lağv etmeyi
ve ulusal meclis seçim-
lerini gerçekleştirmeyi
hedefliyorlardı.
»...görev ne denli büyük
olursa, güçlerimizi o den-
li bir araya getireceğiz; ve
şunu unutmuyoruz: dev-
rim, eserlerini müthiş bir
hızla gerçekleştirir…«Page 23

K A R Ş I D E V R İ M - O C A K 1 9 1 9
Düşmanın adı Spartaküs ve subaylarımızın yenmeyi bildiği yerin adı Berlin’dir.
Rosa Luxemburg Kasım  -  Ocak 
Rayh Savunma Bakanı Gustav
Noske hükümet birliklerinin
mevkilerini ziyaret ediyor.
10 Aralık 1918, Brandenburger Tor: Friedrich Ebert
(fiilen yüzbaşı Pabst’ın emri altındaki) ordu birliklerini
Berlin’de selamlıyor
Gazete mahallesinde barikatlarda
çatışmalar
Clara Zetkin’e 11.1.1919’de yazdığı
mektupta
Ernst Hugo Haase. Yaşamı ve eseri.
Alexander Meydanı‘nda hükümet güçleri
Sosyaldemokrat hükümet
4 Ocak 1919’da,
USPD’nin sol kanadına
mensup olan Berlin
Polis Müdürü Emil
Eichhorn’un görevden
alındığını ilân etti.
Bu şekilde Berlin’in
devrimci işçi ve askerleri
beklenmedik bir biçimde
silahlı çatışmalara provoke
edildiler. 12 Ocak’ta
hükümet güçleri galip
geldi.
»...Burada Berlin’de iki
haftada bir yaşadığımız
son derece sarsıcı politik
krizler, sistematik eğitim ve
öğretim çalışmalarını önemli
ölçüde engelliyor, ama aynı
zamanda da kitleler için
büyük bir okul haline
geliyorlar. Sonuçta tarihi
yol aldığı biçimde görmek
gerekir.:. Şu anda Berlin’de
çatışmalar sürüyor, bir çok
genç arkadaşımız şehit
düştü, Meyer, Ledebour ve
(korkarız ki) Leo (Jogiches)
tutuklandılar.
Bugün için bu kadar yaza-
biliyorum. Seni binlerce kez
kucaklıyorum! R.L.’in«
SPD hükümetinin göreve çağırdığı ordu birlikleri
devrimci işçilerin başkaldırısını son derece hunharca
ezdiler.
»...Berlin‘deki durumu tasavvur edemezsin. Beyaz terör aynı Çarlık
rejimindeymiş gibi esiyor… Landsberg, Ebert, Scheidemann,
yasallığın bekçisi olarak gözüken bunlar burjuva çocuklarından,
assubay unsurlarından ve eski subaylardan oluşturdukları birlikleri,
saldırtıyorlar… Bolşevik terörü hakkında çığlık çığlığa haber
verenler, öylesine korkunç saldırıları düzenliyorlar ki, Petersburg veya
Moskova’da benzer şeyler olsaydı, sözde iffetli dünya ayağa kalkardı.«
Rosa Luxemburg’un »Berlin’de düzen hakim«
başlığı altında »Rote Fahne« için 14 Ocak 1919’da
yazdığı makalenin son cümleleri şöyle:
»Yönetim başarısız oldu. Ama yönetim kitlelerden ve kitlelerin içeri-
sinden yeniden yaratılabilir, yaratılmalıdır. Belirleyici olan kitlelerdir,
onlar, devrimin son zaferinin üzerine kurulacağı kayadırlar. Kitleler
zirvedeydi, bu ›yenilgiyi‹, uluslararası sosyalizmin gururu ve gücü
olan tarihsel yenilgiler zincirinin bir parçası haline getirdiler. Ve bu
nedenle bu ›yenilgiden‹ geleceğin zaferleri yeşerecektir. »Berlin’de düzen
hakimmiş!« Sizi gidi kör hafiyeler! »Düzeniniz« kum üzerine kurulu.
Devrim yarın »yeniden takırdayarak zirveye çıkacak« ve sizleri ür-
kütücü trombon sesiyle ›ben vardım, varım ve var olacağım!‹ diyecek.«Page 24

C İ N A Y E T
O andaki yolları yanlış, ama haklılığın olduğu yerde olanların safındaydı. (Peter Weiss)
Rosa Luxemburg  Ocak 
Kurfürstendamm‘daki Eden Oteli
Marie ve Adolf Geck’e 18 Kasım 1918’de yazdığı
mektupta
Mannheimer Sok.
43 önünde hükümet
güçleri
Paul Frölich
Landwehrkanal - Lichtenstein
Köprüsü
Üstteğmen Vogel’in
mahkemede çizilen bir
resmi. Vogel mahkeme
kararından sonra
kaçtı ve bir buçuk yıl
sonra affedildi.
Käthe Kollwitz‘in Cinayet adlı
çalışması
1918
»...beni tek teselli eden, beni de muhteme-
len öbür dünyaya gönderecekleridir – belki
de her yerde pusu kurmuş olan karşı
devrimin kurşunuyla. Ama yaşadığım
süre boyunca size en sıcak, en sadık, en
içten sevgiyle bağlıyım…«
15 Ocak’ta »Piyade
Muhafız Kıtası« Berlin’in
batısını işgal etti. Ana
karargâhını lüks »Eden
Oteli«ne kurdu. Kıtanın
kumandanı yüzbaşı
Pabst’tı. Aynı akşam
Rosa Luxemburg ile Karl
Liebknecht’in katilleri ne
olduklarını gösterdiler.
Karl Liebknecht ağır
işkenceden geçirildi ve
cezaevine götürülür-
ken kurşuna dizildi.
Rosa Luxemburg ise
otelden çıkartıldı, ağır
işkenceden geçirildi
ve teğmen Souchon
tarafında vurulduk-
tan sonra Landwehr
kanalına atıldı. Cinayet
şebekesinin başında
üstteğmen Vogel vardı.
Ertesi gün basında
»Liebknecht kaçarken
vuruldu, Luxemburg linç
edildi« şeklinde yalan
haberler çıktı.
Leo Jogiches cinayet komplosunu ortaya çıkarmayı
başardı.
Cinayetten sonra atıldığı yerin fotoğrafını ele geçirdi
ve »Rote Fahne«de mahkeme açılana kadar yazılar
yazdı. Açılan mahkeme göstermelik oldu.
Cinayetin suçluları hiç cezalandırılmadı.
İşçiler, Yurttaşlar!
Anavatan yıkılmak üzeredir.
Vatanı kurtarın!
Tehdit dışarıdan değil, içeriden
Spartaküs Grubu’ndan geliyor!
Önderlerini linç edin!
Liebknecht’i öldürün!
O zaman barışa, iş ve ekmeğe kavuşacaksınız!
Cephe askerleri
Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht
ve Wilhelm Pieck, Berlin-
Wilmersdorf Mannheimer Sokağı 43
adresinde yakalanırlar. Tutuklanıp,
Eden Oteli’ne götürülürler.
1919
İfadeleri kısaca alındıktan
ve Rayh Savunma Bakanı
Noske ile telefonlaştıktan
sonra, Pabst tutukluları
Moabit Cezaevine götürme
emrini verir. Bu emir, cinayet
planının bir parçasıdır.
Rosa Luxemburg’un cesedi 1 Haziran
1919’da Berlin Landwehr kanalının
Freiarchen köprüsü mevkiinde
bulunur. Mathilde Jacob cesedi
elbiselerinden teşhis eder. Cesedin
»kurtarılmasının« masraflarını Jacob’a
ödetirler.
Rosa Luxemburg
13 Haziran 1919’da
Berlin-Friedrichsfelde
mezarlığına, Karl
Liebknecht’in yanına
defnedilir. Cenaze
töreni büyük bir mitinge
dönüşür.
1919 ilkbaharı ve yazında
Almanya’da korkunç bir
iç savaş sürer. Sonucunda
binlerce işçi öldürülür.
»Karşı devrimin 1919
Ocak’ındaki zaferi,
Hitler’in 1933 Ocak’ındaki
zaferini beraberinde
getirmiştir.«Page 25

M A T E M v e A N M A
O bir kartaldı ve öyle kalacak. (Lenin)
Rosa Luxemburg
Berlin-Friedrichsfeld Mezarlığı‘ndaki eski anıt
Berthold Brecht
Devrim şehitleri
Rosa Luxemburg‘un cenaze töreni
Conrad Felixmüller, Litografi, 1919
Oskar Kahnel
13 Haziran 1919, matem yürüyüşü
Yurttaşlar, haydi cenazeye!
Noske kıtaları, yol açın!
Gelin ve bizi görün
Nasıl da onun cenazesi
ardında yürüyoruz.
Biz, havarileri. Biz, kardeşleri.
Nasıl da anıyoruz onu, görün.
Nasıl da sahipleniyoruz onu.
Uğruna nasıl da ağlıyoruz.
Bu bir matem yürüyüşü değil
artık.
Alevlenen insane aşkının
bir haykırışıdır bu.
Bir halkın tiranlarının
şiddet ve kan dolu
egemenliğine verilen
kurbanın haykırışı.
1926
Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht için anıt
13 Haziran 1926’da Berlin-
Friedrichsfelde’de bir anıt açıldı.
Anıt, Bauhaus öğrencisi Mies
van der Rohe’nin tasarısına göre,
Oldenburg taşlarından yapılmıştı.
Üst üste dizilmiş dikdörtgen
taşlardan oluşuyordu. Toplam oniki
metre uzunluğunda ve altı metre
yüksekliğindeydi. Üzerinde bir So-
vyet Yıldızı, orak ve çekiç ile plas-
tik elementler taşıyordu. İşçilerin
topladığı bağışlarla yapılmıştı.
Burada Rosa Luxemburg gömülü
Polonyalı bir yahudi kadın
Alman işçilerinin öncü savaşçısı
Alman sömürücülerinin emriyle öldürüldü
Ezilenler, gömün ayrılıklarınızı!
Mies van der Rohe o zamanlar Almanya’nın en önemli
mimarlarındandı. Daha sonra kendisi ile yapılan bir
söyleşide, şunları vurgulamıştı:
1935
»Açıklık ve gerçek
buluşacaktı – umutları
öldüren ve yükselen sise
karşı. Evet umutlar
taşıyorduk, süregiden
bir Alman cumhuriyeti
hakkında. Daha tutarlı
bir demokrasiolması
gerektiğini sonra gördük.«
Anıt 1935 yılında iktidardaki
Naziler tarafından yıkıldı.
Şimdiki anıt ise 1951 yılında
dikildi.Page 26

V E B U G Ü N
Mücadelesi, sosyalizm ve uluslararası işçi hareketi tarihinin bir parçasıdır.
(Iring Fetscher)
Rosa Luxemburg
Münih Alman Sendikalar Birliği Eğitim Kolu‘nun üyeleri
1996‘daki yürüyüşte
19681968 olaylarında ise öğrenciler
genellikle eylemlerinde Rosa
Luxemburg’un resimleri olan
pankartlar taşıyorlardı.
Alman Posta İdaresi 1974’de Rosa Luxemburg’un
resmi basılı bir pul hazırladı. Dönemin postadan
sorumlu bakanı 200 şikâyet mektubu geldiğini
söyledi. Basın posta idaresini eleştiren okur
yazılarıyla doluydu.
1980
1980‘de Rosa Luxemburg ve Karl
Liebknecht anısına Landwehrkanal’a
yerleştirilen anı levhası defalarca tahrip
edildi.
1987’de Landwehrkanal üzerine
yapılan yeni köprüye »Rosa Luxemburg
Köprüsü« adının konulması istendi
(Rosa buradan kanala atılmıştı). Berlin
Parlamentosu’ndaki CDU ve FDP
çoğunluğu bunu reddetti. Köprünün
açılışının yapıldığı gün, Berlin Tarih
Derneği üyeleri bir levha astılar. Levha
yarım saat sonra polis tarafından söküldü.
Köln Rosa-Luxemburg-Üniversitesi
30 Mayıs 1968’de hükümetin çıkarmak istediği sert yasanın
görüşüldüğü saatte Alman Sosyalist Öğrenciler Birliği
üniversitelerine yeni isim taktılar. Kızıl renkte boya ile
sembolik seremoni gerçekleştirildi.
1988 yılında
Landwehrkanal’da Rosa
Luxemburg adına bir
anıt dikildi. Mimar çift
Schüler-Witte anıtı
hazırlamış ve masraflarını
karşılamışlardı.
Rosa Luxemburg’un 125.
doğum günü vesilesile
Münih’te dersler verildi.
Münih Genç Sosyalistleri
(SPD üyeleri) bir »Rosa
Luxemburg Konferansı«
gerçekleştirdiler.
Her yıl, Rosa Luxemburg
ile Karl Liebknecht’in
katledilişin yıldönümü olan
15 Ocak’ta onbinlerce insan
Friedrichsfelde Sosyalistler
Mezarlığı’nı ziyaret ediyor.

Bu Blogda Ara